Erzincan 15 Temmuz Gecesi Tek Yürek Oldu

15 Temmuz hain darbe girişiminin unutulmasına, unutturulmasına ve bu ihanetin üzerinin örtülmesine izin verilmemesi adına Erzincan’da düzenlenen “15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında ilk olarak Garnizon Şehitliği ziyaret edildi.

Garnizon şehitliğinde düzenlenen program Saygı duruşu, İstiklal Marşının okunması ve Kur’an Tilaveti sonrası Erzincan Valisi Mehmet Makas Garnizon Şehitliği defterini imzaladı. Şehitlik programı şehit mezarlıklarına karanfil bırakılması ile sona erdi.

15 Temmuz Şehitleri için Cuma Namazından önce Terzi baba camisinde Mevlidi Şerif okunması ve okunan Hatmi-i şeriflerin duası yapıldı.

Akşam 20.00 da Cumhuriyet Meydan’ında başlayan 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri 251 şehit için Türk bayrakları ile 2 bin 500 metre koşan milli sporcularım, koşunun sonunda ellerinde taşıdıkları Türk Bayrağını Vali Mehmet Makas’a teslim ettiler. Vali Makas, günün anısına sporculara birer sertifika verdi.

Sancak koşusu ve bayrak teslimi sonrasında Cumhuriyet meydanında Demokrasi ve  Milli Birlik Günü etkinlikleri saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması sonrası Eminönü Yeni Cami İmam hatibi Emrullah Akbaş, Ayasofya Cami Kebir müezzini Mehmet Hadi Duran ve Ayasofya Cami Kebir müezzini Rıdvan Akbaş’tan oluşan Ayasofya Camisi ekibi tarafından sela okunması sonrası Okunan Kur’an Tilaveti ve İl Müftüsü Burhan çakır’ın yaptığı Dua ile devam etti.

15 Temmuz gecesi yaşananları gösteren slayt gösterisi ve sonrası gönderilen mesajların okunmasının ardından ilk olarak sonrası Sivil Toplum Kuruluşları adına gecenin ilk konuşmasını yapan Erzincan Sivil Toplum Kuruluşları Platformu dönem sözcüsü Emrah Kardeş, Anadolu toprağını vatan yapmak ve onu korumak için geçmişten günümüze ağır bedeller ödedik. Yaşadığımız toprakların jeopolitik değeri çok yüksek bu yüzden güçlü bir Türkiye istemiyorlar. Dolayısıyla emperyalist güçlerin Türkiye ile ilgili geçmişte hesabı vardı, günümüzde de var, gelecekte de olacak. Kısaca atalarımızın dediği gibi Su uyuyor ama düşman uyumuyor. Düşmanın uyumadığını 15 Temmuz 2016 da hepimiz gördük. 100 yıl önce Çanakkale savaşında ve Kurtuluş savaşında milletimizin karşısına çıkma cesaretini gösteren emperyalist güçler, boyunlarının ölçülerini almışlardı. 15 Temmuz akşamı ise milletimizin karşısına çıkma cesaretini gösteremeyen ve kendini gizleyen emperyalist güçler içimizde ki hainler ile ve Truva atları ile saldırdılar. O gün tanklar Ebrehe’nin filleri gibi acımasız, milletimiz ise Ebabil kuşları gibi cesaretliydi. 251 şehidimiz 2 binden fazla gazimiz olmuştu. Eğer 15 Temmuz akşamı darbeciler başarılı olsaydı demokrasi ve milli iradeyi rafa kaldıracak, bu ülkenin kaderini patronlarına yani emperyalist güçlere altın tepsi içinde sunacaklardı” dedi.

Ardından konuşmasını yapan Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, konuşmasında, “Milli birlik ve beraberliğimizi hedef alan, yüce milletimizin iradesine kast eden, 15 Temmuz hain darbe girişimi, tarihimizin en büyük ihanetlerinden biridir.Bayrağımıza, ezanımıza, hak ve özgürlüklerimize kasteden bu alçak girişim, Sayın Cumhurbaşkanımızın olağanüstü kararlı duruşu ve onun liderliği etrafında kenetlenen milletimizin yazdığı kahramanlık destanıyla hüsrana uğratılmıştır. Aziz milletimiz, canı pahasına vatana, bayrağa ve milli iradeye sahip çıkıp bu hain darbe girişimini püskürterek bir kez daha bütün dünyaya devlet ve millet birlikteliğinin gücünü göstermiştir.  Millet olarak silahlı bir darbe girişimine karşı silahsız olarak sergilediğimiz kahramanca duruş, bütün dünyaya örnek teşkil etmiştir. Bu alçak teşebbüse karşı gösterdiğimiz asil duruşu gelecek kuşaklara anlatmak ve birlik şuurunu yaşatmak en önemli görevlerimizden biridir. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi olarak bizler de şehitlerimize karşı minnet borcumuzu ödemek için üzerimize düşen vazifeyi layıkıyla yerine getirmeye bilimin ışığında durmadan, yorulmadan üretmeye, vatanına ve milli değerlerine bağlı gençlerimizle ülkemizin aydınlık geleceğini inşa etmeye devam edeceğiz. Bugün 6. yıldönümünü idrak ettiğimiz 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle demokrasi ve istiklal uğruna can veren aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, tüm gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Allah bir daha böyle acı olayları milletimize tekrar yaşatmasın” dedi.

Daha sonra konuşmalarını yapan Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, “6 yıl önce bu meydanlarda; ülkemizi, milletimizi, demokrasimizi, Cumhuriyetimizi ve aydınlık geleceğimizi yok etmek isteyen vatan hainlerine karşı yine buradaydınız. Burada olduğu gibi ülkemizin her köşesinde milletimizin ortaya koyduğu duruş ile; 15 Temmuz gecesi Türk Milleti eğilmedi ve Türkiye yenilmedi. Ben öncelikle siz değerli hemşerilerime ve ülkemizin her köşesinde milli iradeye sahip çıkan,  istiklali ve istikbali söz konusu olduğunda, şartlar ne olursa olsun neleri göze alabileceğini, neleri başarabileceğini tüm dünyaya bir kez daha gösteren büyük Türk Milleti’nin her ferdine şükranlarımı sunuyorum.

Tarihi binlerce şanlı zaferle dolu, Necip Türk Milleti’nin bin yıllık devlet geleneğinin en güvenli limanı Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içine sızmış emperyalist güçlerin himayesinde, okyanus ötesinden kumanda edilen dar bir kadro devletimizi işgal etmek iç barış ve huzur ortamını imha etmek için o gece harekete geçmiştir. Milli birlik ve beraberliğimiz üzerinde hesap yapanlar, Türk Milleti’nin varlığına, birliğine, dirliğine ve tarihsel sürekliliğine kanlı cephe açan iç ve dış işgal güçleri milletin silahını millete çevirmişlerdir.

15 Temmuz emperyalist maşaların yeni bir istila ve yıkım hamlesidir. 15 Temmuzun amacı Türk Milletinin birlik ve beraberliğini bozmaktır. Haince, hiç bir ahlaki değere sığmayarak kahpece saldırdılar. Devletimizin onlara sunduğu imkanları milletimizin üzerine kurşun yağdırarak kullandılar. Her şeyi de planlamışlardı aslında ama bir şeyi atlamışlardı. Oda Türk Milleti’nin cesareti ve fersatiydi. Hesap etmemişlerdi ki ‘’Benim aklım hep Türki’yedir’’ ülküsüyle ‘’Önce Ülkem ve Milletim ‘’şiarıyla yaşamış bir devlet aklı seslenecekti millete;

Unutmuşlardı hani hatırlar mısınız? Evde 3 yaşındaki kızının gözlerinden öperek eşini ve kızını Allah’a emanet eden, eline bayrağını alıp, Üstadın da dediği gibi ‘’ kim var diye sorulduğunda sağına soluna bakmadan ben varım “diyenleri unuttular!

İman inancın gür sesi‘’İnsan Bir kere ölür, o halde adam gibi ölelim’’ diyecek yiğitleri Türk evlatlarını unuttular. Türk Milletine, Türklüğe düşman olanların hedefinde gazi mecliste vardı. Orayı dahi bombaladılar. Özel Hareket Dairesindeki hilal bıyıklı, koç yiğitlerimizi şehit ettiler. Savunmasız, silahsız, günahsız vatandaşlarımızın üstüne kurşun yağdırdılar. Televizyon kanallarımızı, iletişim merkezlerimizi bastılar. Ne kadar kahpece girişim varsa hepsini yaptılar. Ama Hainlerin silahından çıkan her kurşuna vatan evlatları göğsünü siper etti. Milletimizin her ferdi kadını, erkeği,7 den 77 ye tankların önüne engel oldular

O kanlı gecenin karanlığını milletimizin azim ve kararlığı aydınlığa çevirdi elhamdülillah. Günün Kahramanları Top yekûn Türk Milletidir! Diyordu ya Akif “ Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi” Evet! Bedrin aslanları kadar şanlı milletimiz bu darbe girişimine dur dedi! 251 şehidimiz, milletimizin gönlüne taht kurdu, Binlerce gazimiz önümüze ışık oldu ve gelecek nesillere bir destan bıraktılar. Ve nitekim hesapları şaşmış, planları alt üst olmuştu. Sela sesleri bomba ve F-16 seslerini bastırmıştı; İmkân değil, inanç ve iman kazanmıştı…

80 darbesinden sonra “ Bizim Çocuklar Kazandı” diyenlerin gayr-ı meşru çocukları bu kez kaybetmişti. Kazanan Türk Milleti, Türk Devleti, Milli İrade olmuştu.

Bu hain kalkışma millet olarak bizlere birçok konuda daha dikkatli olmamız gerektiğini göstermiştir. Özellikle; Gençlik bir milletin geleceğe dair en kıymetli hazinesidir. Biz gençlerimizi kimsenin ellerine bırakmadan,  kendi milli kültür ve değerlerimize göre yetiştirmeli, onların ülkü ve ideallerini Türk Milleti’nin tarihi sorumlulukları ile belirlemeliyiz. Sahip çıkmalıyız!  Gençlerimizin hiç kimsenin tahakkümü  altında kalmasına müsaade etmeyerek, Türk Devleti’ni hedefleri doğrultusunda bölgesinde ve dünyada lider ülke Türkiye ülküsüyle yetiştirmek hepimizin asli vazifesidir. Milletimize olan güvenimiz tamdır! Bu vatanı karşılıksız sevenler bu ilkeli duruşlarından asla vazgeçmeyecektir. Hafızamızı zinde tutacağız, kardeşlik hukukumuzu güçlendireceğiz, emperyalist güçlere ve onların yerli uşaklarına fırsat vermeyeceğiz. Unutmayalım ki muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur!

Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz’un yıldönümünde bizlere istiklalimizi ve istikbalimizi sağlayan Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun kahraman silah arkadaşları ile 15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi ve aramızdan ayrılan kahraman gazilerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran, rahmet  ve saygıyla yâd ediyorum. Gazilerimize şükranlarımı sunuyor sağlıklı uzun ömürler diliyorum. Şehitlerimizin aziz hatıralarıyla ve kanlarıyla mübarek kıldıkları bu topraklara sahip çıkmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız.

15 Temmuz gecesi bu necip millet bir ülkenin tarihinin korkaklar ile değil o ülke için canını düşünmeden ölür şehit kalırsam gazi şiarıyla hareket eden insanlarla yazılacağını ispatlamış ve tarihe unutmayacak bir not düşmüştür. Tüm Dünya ya Dünyanın dünü ve yarınlarının tarihinin Türkiye’siz yazılamayacağını bir kez daha hatırlatmıştır. Ne Mutlu Türk’üm Diyene” diyerek sözlerini tamamladı.

15 Temmuz gecesi yaşadıklarını hatırlayarak gözyaşlarına hâkim olamayan 7 yerinden yaralanmış ve 10 gün boyunca yoğun bakımda kalmış 15 Temmuz gazisi, 3. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Davut Ala, yaptığı konuşmasında, “Gerekirse bu vatana canımı feda ederim” dedi.

Ala konuşmasının devamında, “Bu konuşmamı bir general veya garnizon komutanı olarak değil, sizin aranızdan çıkmış bir Anadolu çocuğu, gazi bir Türk vatandaşı olarak müsaadenizle yapıyorum. Şehitlik ve gazilik nasip işidir. 15 Temmuz’da şehit edilen 251 şehidimiz ve 2 bin 196 gazimizin her birinin inanın kendi başına bu millete ilham verecek anıları vardır. O akşam hiç kimseden emir almadan, sonunu düşünmeden yardan ve serden vazgeçerek naçizane ben de bu anılarda yer aldım. 15 Temmuz belki ilk bakıldığında yalnızca aziz milletimize ve devletimize kaşı yapılan bir hareket olarak gözükebilir. Ancak dikkatli izlenildiğinde anlaşılacaktır ki ümidini Türkiye’ye bağlamış, gönlü ve gözü Türkiye ile beraber olan dünyada ki tüm dostlarımıza ve kardeşlerimize de karşı yapılmış bir darbe girişimidir. Ben canımı bu vatana vermeye her zaman hazırım” diye konuştu.

Tümgeneral Davut Ala kürsüden indikten sonra ise protokol ve vatandaşlar tarafından tekrardan tebrik edildi. Bazı vatandaşlar gece boyunca Davut Ala ile fotoğraf çektirdi.

Son olarak konuşmalarını yapan Erzincan Valisi Mehmet Makas, “Türk Milleti’nin Dünyaya nizam versin diye yaratıldığını ve her zaman haktan adaletten, hoşgörüden ve mazluma ev sahipliği yaptığının altını çizerek; “15 Temmuz niye oldu, Bunu sorgulamak lazım. Buna bakmak lazım. Batı her zaman Orta Doğu gibi bizim coğrafyamızda yer alan veya gelişmekte olan ülkelerde geçmişte bıraktıkları devşirmeleri ile beraber devleti yönetmeye çalışmış, yumuşak bir demokrasi ile beraber aslında onlara ileri karakolluk yapmış milletlerle dünyayı yönetiyor. Ama ben ismini bütün gönlümle haykıracağım burada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, artık bu işe bir dur dedi. One Minute dedi. Dünya beşten büyüktür dedi. Aslında bütün sır, 15 Temmuz’a niye gittik. 15 Temmuz’u niye yaptılar. Probleminin çözümü bu iki cümlede yatıyor. One Minute ve Dünya beşten büyüktür cümlelerinde yatıyor. Rabbimizin bize yüklemiş olduğu ilahi kelimetullahı dünyanın dört bir tarafında yayacağız dediği için. Bu milletin evlatları liderinin etrafında kenetlendiği zaman, içine de tefrikayı almadığı müddetçe, yüreğimizde toplu vurduğu müddetçe hiçbir engel önümüzde bizim şiarımıza ve hedefimize yürümeye kesinlikle engel olamayacak. Bunu herkes bilsin” dedi.

Vali Makas konuşmasının devamında, “Mefkûre sahibi gençlerimizin rüzgârını kalıcı bir ruha çeviren 15 Temmuz Destanı’nı çocuklarımıza, gençlerimize anlatacağız. Milletimizin emeğine, ürettiğine, iman ettiğine tahakküm kurmak isteyenlere karşı birlik ve beraberlik içinde kader birliği yaparak kutlu yürüyüşümüzü sürdüreceğiz. Başta; Kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi ve özellikle 15 Temmuz’da Şahadet şerbeti içen 251 şehidimizi minnetle anıyorum. Allah gani gani rahmet eylesin. Gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyorum. Kardeşliğin şehri Erzincan’da birlik ve beraberliğimizin daim olmasını diliyorum. Allah bir daha 15 Temmuz gibi hain darbe girişimlerini yaşatmasın” dedi.

Konuşmaların ardından sinevizyon gösterisi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halka seslenişi, alana kurulan dev ekranda izlendikten sonra Ayasofya Cami Ekibi ilahi dinletisi, Erzincan Belediyesi Mehteran ekibinin gösterisi ile devam eden program Türkiye Aşkına konulu konferans ve kahramanlık türkülerinin seslendirilmesinin ardından saatlerin 00.13’ü gösterdiği sırada tüm camilerde salaların okunması ile  sona erdi.

Erzincan Cumhuriyet Meydan’ında düzenlenen programa; Vali Mehmet Makas ve eşi Elif Makas, 3’üncü Ordu Komutanı Korgeneral Yavuz Türkgenci ve eşi, 3’üncü Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Davut Ala ve eşi, Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun ve eşi, Erzincan Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Alper, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent ve eşi, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen, Vali Yardımcıları Mehmet Deniz Arabacı ve Yunus Emre Temel, Erzincan İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Hüsamettin Erol, Erzincan İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt, Erzincan İl Genel Meclisi Başkanı Bekir Yıldız 26. dönem Milletvekili Sebahattin Karakelle, siyasi parti yöneticileri, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, şehit yakınları, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı..