Acaba dünyada ne kadar daha misafirsiniz.

         Kaç sabahınız kaldı, ailenizle birlikte sağlıklı ve neşe dolu kahvaltı yapabileceğiniz.

         Ailenizden kimleri önce kaybedeceksiniz.

Siz yaşadığınız dünyada ne kadar daha sağlıklı yaşam sürebileceksiniz

         Hangi hastalık sinsi şekilde vücudunuzun direncini yiyip bitirecek.

         Sizleri yakın günlerde hangi sürprizler bekliyor acaba.

         Kaç ramazanınız kaldı ağız tadıyla oruç tutabileceğiniz.

         Kaç bayram namazına daha katılacaksınız.

         Ömrünüzün kalan bölümünde kaç ameliyat geçireceksiniz.

         Hangi acılara katlanacaksınız.

         Kollarınızda kimler son nefesini verecek.

         Ne kadar daha market alışverişi yapacaksınız.

         Üzerinizdeki giysileri eskitecek kadar ömrünüz var mı?

         Acaba huzurlu ve neşeli kaç tatil daha yapacaksınız.

         Hayatın hangi bölümündesiniz, sonraki bölümlerin hangilerine erişebileceksiniz.

         Evliyseniz, çocuklarınızı yetiştirebilecek ve hepsini evlendirip yuva sahibi yapabilecek bir ömrünüz var mı acaba.

         Şimdiye kadar kaç insana zor gününde destek oldunuz.

         Soğuktan donmak üzere olan kaç aileye yakacak yollama huzurunu  yaşadınız.

         Şu anda sizi dünyada güçlü kılan paranızın ne kadarını daha harcayabileceksiniz.

         Altınızda ki otomobil acaba son aracınız mı olacak.

         Kaç yeni otomobil daha alacaksınız.

         Torunlarınızı görebilecek misiniz acaba

         Bundan sonraki yaşamınızda

Harama el uzatmadan,

Kul hakkı yemeden,

Geriye kalan hayatınızı şereflice yaşayabilecek misiniz?

         Bugünkü yaşınıza gelinceye kadar, inandığınız değerlere ne kadar sadık kalmayı başardınız.

         Gerçekten inandığınız gibi yaşayabildiniz mi?

         İbadet ve inanç noktasında şu anda huzurlu bir kalbe sahip misiniz?

         Yoksa ölüm sonrası ebedi hayata hazırlıksız olduğunuzu düşünüp, sürekli korkular yaşayanlardan mısınız?

         Şimdiye kadar kaybettiklerinizden hangi dersleri aldınız.

         Yoksa ölümün dahi kalpleri yumuşatamadığı insanlardan birimisiniz.

         Cenazeniz acaba oturduğunuz evden mi kalkacak.

         Sizleri son yolculuğunuza kimler uğurlayacak.

         Ölüm yaşınız acaba kaç olacak.

         Hala rüşvet ve haram yemeye devam edenlerden misiniz?

         İnsanların güçsüz hallerinden istifade edip nefsinizi azdırmaya devam edecek misiniz?

         Dünyaya bir defa geldik sınırsız zevk ve eğlenceler bizim için diyenlerden misiniz?

         İsraf ve lüks çöplüğünde yüzerken açlıktan ölen insanları karınca gibi görenlerden misiniz?

         Yoksa siz kendinizi ölümsüz mü zannediyorsunuz?

         Unutmayın sizin gibi düşünen ve sonunda ölümle müşerref olan milyonlarca insan, fosil oldu dünyada.

         Bırakın akılsızlığı beyninizi şoklayın lütfen.

         Belki de ölüm sırası sizde

         Zaman geçirmeden hemen

SORUN KENDİNİZE,

Ne zaman ve nasıl öleceğim diye.

         Titreyip kendinize dönün. Unutmayın hesapsız değil bu dünya.

         Yaşamınızın hesabını vereceğiniz dönem, ölümünüzle başlayacaktır.

         Çünkü ölüm asla bir son değildir. Tam aksine sonsuzluğa aralanan kapıdır, ölüm…

         Ölüm, dünyadaki tek gerçektir. Çünkü dünyada yaşadığınız karelerin tümü bir rüyadır.

         Hepimiz ölümle uyanacağız, dünya denilen rüyadan gerçek hayata doğru, ölümle yol alacağız.

         O zaman, arada bir;

         Ne zaman uyanacağız gördüğümüz bu rüyadan.

         Ne zaman kurtulacağız bu yalancı dünyadan, diye.

         Lütfen

         SORUN KENDİNİZE