Sık tüketiyorsanız Tehlikedesiniz!

Günümüzde ne yazık ki oldukça yaygın olan ve kimi zaman ne yazık ki geç teşhis sebebiyle tedavi edilemeyen ve ölümle sonuçlanan kanser, gün geçtikçe yaygınlaşmaya da devam ediyor. Tüm dünyada da en çok görülen kanser türlerinden biri olan mide kanseri, her yıl yaklaşık olarak 20 bin kişide görülüyor.

Kanser kimi zaman önlenemez olsa da beslenme şekli ve bazı alışkanlıklar da aslında kansere yakalanma ihtimalini arttırıyor. Mide kanserini tetikleyen başlıca sebepler ise şu şekilde sıralanabilir:

1.       Konserve yiyecekler resmen konservede zehir! Özellikle ton balığı, yüksek omega 3 içermesine rağmen konserve haline geldiğinde ortaya çıkan civa kişinin yavaş yavaş zehirlenmesine sebep oluyor.

İLGİLİ HABER Celal Şengör’den ortalığı allak bullak edecek açıklama: “Kaçış yok, Türkiye o ülke ile birleşecek”

2.       Yalnızca ton balığı değil, genel olarak tüm konserve ürünleri aslında insan sağlığı için oldukça tehlikeli. Bunun en büyük göstergesi ise mide kanserinin en yaygın olduğu Japonya’da yüksek konserve tüketiminin olması.

3.       Beslenme alışkanlığı ve hazır yiyeceklerin sık kullanılması da mide kanserinin tetikleyicileri arasında yer alıyor. Akdeniz tipi yeşillik ve meyve tüketimi son derece sağlıklı olmaktadır.

4.       Sigara ve alkol kullanımı ise yalnızca mide kanserinin değil, diğer tüm hastalıkların da baş sorumluları arasında yer alıyor.

Son derece yaygın olan mide kanseri, genelde erken teşhisle değil, geç kalınmış bir dönemde fark ediliyor. Bu yüzden rutin kontrollere 2 yılda bir gitmek de bu hastalıktan kurtulmanın en önemli faktörlerinden biridir. Hazır gıda tüketiminin artması ve doğal olandan uzaklaşmak, her ne kadar günü kurtaran avantajlar sunsa da ne yazık ki uzun vadede yavaş yavaş bizleri zehirliyor. Paket ürünler, sağlıksız yağda pişen yemekler, yüksek şeker tüketimi de insan sağlığı için ciddi tehdit oluşturmaya devam eden faktörlerdendir.

Tüm dünyada yaygın olarak görülen mide kanseri, elbette genetik sebeplere dayalı olarak da ortaya çıkabilmektedir. Ancak beslenme alışkanlıklarının düzgün hale gelmesi, özellikle bazı alışkanlıkları terk etmek ve rutin muayeneleri ihmal etmemek bu hastalığa yakalanma ihtimalinin azaltılmasını sağlar. Hastalığa yakalananların ise tedavilerini aksatmamaları ve her şeyden önce psikolojik olarak iyileşmeye inanmaları oldukça önemlidir.