Ana Sayfa Arama
Kategoriler
Servisler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Et Tüketimi Artıyor

Kesimlik hayvan ve karkas et ithalatındaki gümrük vergilerinin düşürülmesini değerlendiren, Erzincan Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kenan Doğan sektör olarak 2011 yılında ciddi bir ithalat tecrübesi yaşadıklarını, o gün de et geldiği zaman etin fiyatının ucuzlamadığını belirtti.

Bu haberin fotoğrafı yok

Kesimlik hayvan ve karkas et ithalatındaki gümrük vergilerinin düşürülmesini değerlendiren, Erzincan Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kenan Doğan sektör olarak 2011 yılında ciddi bir ithalat tecrübesi yaşadıklarını, o gün de et geldiği zaman etin fiyatının ucuzlamadığını belirtti.

Kırmızı et fiyatlarının düşürülmesi noktasında et ve hayvan ithalatının kalıcı, sürdürülebilir bir çözüm olamayacağını belirten Doğan, dışarıdan hayvan veya et ithalatı yaparak Türkiye’ye daha ucuz et yedirmenin mümkün olmadığını söyledi.

Aracılardan dolayı kırmızı et fiyatlarının yükseldiğini belirten Doğan, devletin bir an önce aracılık konusuna el atıp bir çözüm getirmesi gerektiğini söyledi. 

Doğan, “Bazı büyük marketlerde toptan kıyma ve kuşbaşı et satılıyor. Burada da en büyük sıkıntı, satarken üretici mağdur oluyor. Fiyatı yüksek buluyor. Tüketici de mağdur oluyor. Ama şunu iyi değerlendirmemiz lazım. Bundan yaklaşık 10 sene önce koyun nüfusumuz daha fazlaydı. Türkiye’de hemen hemen her kişiye bir koyun düşüyordu.  Şimdilerde ise bu rakam çok çok aşağı seviyelere indi. Üretici artık hayvan beslemiyor” dedi.

Kırmızı et fiyatlarının bu kadar yüksek seyretmesindeki ana nedenin kesimlik hayvan arzının sığlığı ve yetersizliği olduğunu belirten Kenan Doğan, kırmızı et ile ilgili üretime ihtiyaç olduğunu, üretimin daha çok artırılması gerektiğini ifade etti.

Beslenme çeşitlerinin arttığını, insanların daha çok tükettiğini hatırlatan Doğan, “Kırmızı et tüketiliyor. Kişi başı et tüketimi 15 gramdan 15 kilolara çıktı. Bundan dolayı da kırmızı et açığımız var. Kırmızı et ile ilgili üretim ihtiyacımız var. Üretimin daha  çok artması lazım. Türkiye’nin et üretim kapasitesini artırmakla insanımıza daha ucuz et tüketimi sağlayabiliriz. Burada ciddi politikalar ortaya konulması gerekiyor. Mutfağımıza gelen bir kilo etin üretimi için maksimum 3 yıl lazım. Devlet bugün çok ciddi kararlar alsa ve bu kararları uygulamaya koysa ancak 3 sene sonra meyvelerini görebilir. O yüzden bir acil eylem planına ve kısa sürede müdahale şeklindeki çalışmalara ihtiyacımız var.”

Erzincan Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kenan Doğan; “Tarım bakanımız da zaten açıklama yaptı. ‘Bu hususta ithalat kontrollü şekilde yapılacak, izne tabi yapılacak, her isteyen her şekilde ithalat yapmayacak, fiyatların artması gibi bir talebimizde yok.’ dedi. Böyle bir talep olursa zaten Türkiye genelinde herkes kesime gideceğinden dolayı elimizdeki hayvan varlığı ile ilgili de sıkıntı yaşarız. 2011 yılında ithalat ile ilgili ciddi acı bir tecrübe yaşadık. O günlerde 2 senede 5 milyar dolara yakın paramız yurt dışına kırmız etten dolayı gitti. İnşallah Mevla’m aynı sorunları bir daha yaşatmaz” dedi.

MERALARIMIZ YETERLİ DEĞİL

Koyun sayısında düşüş olmasının nedenini de meraların azalmasına bağlayan Kenan Doğan; “Biz kendimize yetecek büyük bir ülke olacaksak biz uçak parçaları üretmiyoruz, kırmızı et üretiyoruz. Bunu kendimize yeter hale getirmemiz lazım. Bununla ilgili kaynakları ve sorunları da çözmemiz lazım. Türkiye’de süt üretimi ile ilgili devlet çok ciddi manada destek verdi ve bu sektörün önünü açtı. Bizim de yapmamız gereken koyun varlığımızı artıramıyoruz, meralarımız eskisi kadar yeterli değil. İnsanlar koyunların peşinde artık bir ömür geçirmek istemiyor. Bundan dolayı da biz büyükbaşta özellikle etçi kombinelerin deki hayvanlarımızın sayısını artırmalıyız. Sayıyı artırmamız için bu insanların finansmana ihtiyacı var. Devletin bize bir şekilde bunu rahatlatabilecek ve alt yapıyı oluşturabilecek finansmanı da sağlaması lazım. Basit gibi gözüküyor ama alınan kararlar çok ciddi oluyor” dedi.

Buna benzer teşviklerin sektörün ilacı, kamçısı ve heyecanı olduğunu belirten Kenan Doğan, “Bu sektör ile uğraşan insanların belli bir miktar para kazanması ve işi büyütmesi lazım ki Türkiye’nin kırmızı et açığı olmasın. Bakın Katar’a bir ambargo uygulandı. İnsanlar sıkıntıya girdi. Türkiye’nin kendine yeter bir ülke olması lazım. Çünkü sizin dost bildiğiniz ülkeler bugün size verirler, yarın vermezler. Bugün eti ucuza verirler, yarın krize düştüğünüzde ucuza vermezler. Bu  memleketin üretime devam etmesi lazım. Her noktada üretmek zorundayız. Eğer biz bu işi üretimle çözemezsek önümüzde çok ciddi sıkıntılı günler vardır. Her alanda üreterek bu sorunlara çözüm bulmamız lazım. Bu bir çark ama bu çarkta üretici ile tüketici arasındaki insanların çok değil, azalması lazım” dedi.

ET FİYATLARI UCUZLAMAYACAKTIR

Kırmızı et fiyatlarının düşürülmesi için et ithalatının kalıcı bir çözüm olmadığını söyleyen Kenan Doğan; “Biz 2011 yılında ciddi bir ithalat tecrübesi yaşadık. O gün de et geldiği zaman etin fiyatı ucuzlamadı. Herkes zannediyor ki yurt dışından et gelirse et fiyatı ucuzlayacak. O zaman aracılar daha fazla para kazanacak. Türkiye eğer yurt dışından hayvan ithal etsin, et fiyatları yine ucuzlamayacaktır. Birileri ucuza alıp yine pahalıya satacaktır. Çünkü para kazanacak. Biz, Türkiye’de üreticimizi güçlendirerek bu işi başarabiliriz. O yüzden herkes üreticiye sahip çıksın.”

KUZUYA TEŞVİK VERİLMELİ

Türkiye’de kuzu kesiminin çok olduğuna da dikkat çeken Doğan, “Kuzu kesimi Türkiye genelinde çok arttı. Yaklaşık 15 kilo civarındaki bir hayvanı kesiyoruz. Bu oran eğer 35-40 kilolara çıkarsa kuzunun et randımanından para kazanacağız. Hayvan çok küçükken randıman almadan hemen kesiyoruz. Böyle bir talep oluştuğu için bu talep kuzu kesimini etkiliyor. Bunları iyi gözlemleyip müdahale etmeliyiz. Kuzu üretimine teşvik verilirse bu sayede kuzu erken kesilmez, randımanımız yükselir.” diye konuştu. 

Haberler